İzlekler için Sosyal Medya

ınspector clouseau

21 Ocak 2015 Çarşamba

İşe Alım Faktöri

Hay doll, 

En sevdiğim mekanlardan birinde eski bir ekip arkadaşımı bekliyorum, işten çıkıp gelecek. Benim de diyetisyen randevum vardı, işler yolunda gayet güzel gidiyor, içinde un olan her şeyi yiyemediğim için ot, ıvır zıvır, bitki çayı falan takılıyorum. Hayat biraz zor mesela 3 aydır ilk kez  makarna yedim geçen hafta midemi rahatsız etti, üzgün smiley, ağır geldi... 



Karşımda kafenin yöneticisi masa başında bir garsona pozisyonu satmaya çalışıyor, kızın hazırda bir işi bulunuyor,  bir kafede çalışıyor, "6 ayın dolduysa da önemli değil, bence gel sen bizde başla, boşver, iş hayatı, 15 gün bekleyecek vaktimiz yok ayrıca müdür bey'e de iletirim ama o zamana kadar sanmıyorum yani..." minvalinde bir şeyler söylüyor, vay anasını sayın seyirciler. Genç kadın 6'da uyanıp işe gidiyormuş, "evrakları hemen hazırlayamam, Pazartesi belki başlarım" demeye başladı, yetkili teyze tam bir satışçı, evrakları nereden alacağını nasıl alacağını(5 dakikalık işlermiş) anlatıyor, genç kadının yanında motor kıyafetleri ile bir beyefendi oturuyor, çayını neden içmiyormuş. Genç kadın haftasonu izin istiyor çocuğu varmış ve sadece bir gün görebiliyormuş yasal bir şeyler bir şeyler, uhm kadın şaşırdı. Sabah gelirse farklı öğlen gelirse farklı... Sigorta hemen başlıyormuş, takdir ettim, mmmmmh. Hımm maaşlar 5'i ile 10'u arasında yatar ama kesin yatar, genç kadının şu anda çalıştığı yerde hep sarkmalar yaşanıyormuş mutsuzlar.

Kayla ile buluşacağız bugün Belçika'dan bana bir şeyler almış, Allam ne mutluyum. Kayla'nın new comer maili geldiğinde bizimkiler cv'sini incelemişler, owwww hımmmm sigorta şirketinden geliyormuş, hem de mühendismiş, hımmmm şu okuldan mezunmuş, evliymiş, acaba çocuğu var mıymış, yokmuş, mülakatına giren yönetici hopluyor hemen... Ücret tarafına geliyordu, boşluğu doldurmaya yerini doldurmaya geldiği naftalin ağız kokulu eleman yetenek seçilmiş farklı bir departmana geçmişti, herkes mutluydu, aslında yetenek değilmiş.

Beyaz yakalıların;

1-Her şeyi bilmelerine 
2-Bir boku da beğenmemelerine 
3-Herkesin kendini yetenek görmesine, hastayım.

Elemanın ağzı gerçekten kötü kokuyordu, leş, cenaze gibi hatta beterböcek kokuşmuşluğu bayıyordu, tabii bu kimi tanıyor olduğuna  engel değildi. Departmandakiler ondan şikayetçi idiler, tekliflerin zamanında yapıldığını gören yokmuş, benim onunla işim diğerleri gibi değildi, direktör seviyesinde çalıştığım için ona ulaşan teklifler 2.günün sabahında tamamlanmış olmak zorundaydı, so sadece yakınlaştığında naftalin kokusu geliyordu ben de ağzına parfüm sıkıyordum... Kayla sabah geldi, tüm departmanla tanıştırıldı, sevimli biriydi, ilk hafta kendisini yalnız hissetmesin diye tüm ekip hem yemek hem de kahve/çay aralarında yanındaydı. 2 gn tutabildiler, 2.gün yüne departman dedikoduları, çekiştirmeler başladı, ben mi? ben öyle denyo konulara girmem öğle aralarında ve kahve molalarında daha dünyevi şeylerden konuşurum, GE'de neler olmuş, hangi sergi var, filmler, fonların hangisini bozdurmak lazım, Tokyo'da Sakura Festivali ne şahane oluyor değil mi? Onu küçük Sakura Festivallerine götürün, onu çok sevin çünkü Coco ilgiye bayılır. Tabii bu yeni gelenin yüz ifadesini ve şaşkınlığını incelememi engellemedi.

Teyze garson adayının aklını çeldi, kız/genç kadın işleri nasıl yaptığını, bu işi ne kadar çok sevdiğini söylüyor, otobüsle gelmesine gerek yokmuş bu semtte yaşıyormuş(Nişantaşı), hımm demek yemekler burada yeniyor hımmmm sınırsız kahve de varmış...

Gün geçmiyor ki bir işe alım hikayesine rastlamayalım dostlar. Tabii ki yeme-içme sektöründe kafenin ortasında yapılmalı bu görüşmeler ki müşteriler ne kadar şeffaf olduğunuzu görsün, ücret bilgisini duysun... Ya ne alakası var mesleki hastalık ile algıda seçicilik ile, gördünüz gayet minnoş oturuyordum, diyetisyenden çıkmış Kayla bekleme oyunu oynuyordum...





İşte dostlar aslında işe alım çok kolay bir iştir, keko bir aday bulursun, pozisyonu satarsın, rakip firma için turnover yaratırsın, aday işe başlar beğenmezse 6 ay içinde başka bir firmaya geçer, olur sana turnover basit bir döngü. Ya ne alakası var, "işe alım sanattır" diyen Coco'nun ağzına terlikle vurun. Doğru adayı doğru işe yerleştirmek mi aman boşver, mutlu çalışan kimin umurunda?

Blue dönemindeki Artista'nız,

Coco

Yazının fon müziği: Eminem ft. Rihanna-Love the way you lie

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder