İzlekler için Sosyal Medya

ınspector clouseau

24 Nisan 2013 Çarşamba

Hediye alma-verme prosedürü


Hediye prosedürü diye bir şey var hacı, öyle her hediyeyi kabul edemiyorsun etsen bile sonra çekilişe katılması için bağışlıyorsun, gidiyor güzelim laptop ve tablet ya da montblanc ağlıyorsun, için için.
Jestler güzeldir, benim işim insanları bir yerden alıp başka bir yere getirmek ve o arada bu macerada ona eşlik etmek bir nevi mihmandar.
Yıllardır türlü hediyeler gelir çiçeklerle başladı bu, kokulu çiçekler, kurutulmuş çiçekler, sonra kuru kayısı, ardından 1 kasa elma, sonra 1 çuval patates, ajandalar( en sevdiğim bu yalnız bayılıyorum ajandalara), kahve fincanı sağolsunlar, kedi yollayan oldu plastik merak etmeyin, konser bileti jesti var meyve sepeti, ve bükmek için çikolata.

Yılbaşı sepetleri de güzel olur, çanta falan alırlar, uzun süredir hediye gelmedi eski şirket ne kadar kötüyse sen düşün artık sadece Bursa'dan çikolata kaplı kestane, İzmir'den dibek kahvesi.

Ağaç göndermişti bir adayım beklemekten ağaç oldum demeye mi çalışmış geyikleri dönmüştü, bilirsiniz benim ekipten birine gelen çiçeği kıskanıp Ankara'daki arkadaşını arayan ve kendine zorla çiçek gönderten denyo ir yöneticim vardı.

Yemek olunca kemirgenler tayfası toplanıyor, çiçek olunca yenilebilir çiçek gelmedi bugüne kadar dolayısıyla "hımmmm, hııııııııı, oooooo" çıkışı dışında bir şey duymadım.

Biz hobbitler hediyeyi çok severiz, adaylarımızın mutlu birer çalışan olarak yeni şirketlerinde devam etmeleri ve bir gülümseme en büyük hediyedir( klişede tavan öğretmenler günü ve anneler gününde hiç gerek yoktu klişesi kadar sıradan),

Hediye candır oğlum!! Kimi yiyorsunuz?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder