İzlekler için Sosyal Medya

ınspector clouseau

31 Temmuz 2018 Salı

Sıradan Bir İşe Alımcı İçin İş Görüşmesi Soruları






İş-özel yaşam dengesinin tepe noktasındayım, hiç iş çok özel yaşam modundayım. Diyetisyen kontrolüme gidiyorum.
Yavaş giden uzağa gider mottosu ile 1 yılda inanılmaz şekilde kilo veremedim, o kadar yavaş veriyorum ki analizler sunumlarda örnek olay olarak kullanılabilir. Üsküdar’da arabayı park ettim, karşıya gideceğim, Nişantaşı cehenneminde park yeri aramak ile uğraşamam. 


Sıradan bir işe alımcı veya danışmanın sorabileceği türden sorular lazım oldu. Başka bir kıtadan arkadaşımın isteği üzerine, sure thing ne de olsa konunun uzmanı benim, hem benim için çok önemli olan arkadaşlarım var bunu biliyorsunuz, bazılarının kredisi Mars’a kadar.
Diyelim ki bir şirket geldi ve sana bizim işe alım süreçlerimizi bir incele, dolduramıyoruz istediğimiz gibi, zorlanıyoruz, bir proje yapsan, analiz falan, yol haritası keçi patikası??? Nasıl bir reçete yazarsın? Vapurdayım ve yazmaya başlıyorum.
Ohhhh God, damarlarım işe alım yoksunluğu ile kavruluyor, günü güzelleştiren ne güzel sorular yağıyor göklerden.
Öncelikle bu fırsatı bana sunduğu için kozmosa, karanlık maddeye, anlayamadığımız doğa üstü olaylara ve far far away de yaşayan pek kıymetli dostuma teşekkürler, beni zigottan bugüne getiren ailem, Akdenizli geniş ailem, büyük büyük atalarım Mısırlı sülaleme teşekkürü bir borç bilirim. En sevdiğim Tanrı Seth bu arada. Kaos kutsalımdır.

  • Başlıyorum, bir şirkete görüşmeye gittiğimde ya da bir şirket bana ulaştığında haliyle onları dinlerim, neden biz sorusunu sormalarını sevmem, siz beni buldunuz, bu yıl hiçbir şirkete başvuru yapmadığım halde 5 görüşme yaptım 2 tanesine biz sizinle iş yapamayız, ben size uygun değilim dedim. Dream şirketin nemesisinde çalıştım olm aşın bunları. 
  • Geçtiğimiz günlerde bir mülakatta, hatırlarsınız bebek yapmamışsınız falan dediklerinde evlatlığım ben bebek yapmıyorum diyerek odayı -26 dereceye çekmiştim. Dongoz gibi sorular olmadığı mülakatlar diliyorum hepinize. Direktörün size şirket ile ilgili soru sormanızı teşvik ettiği son 15 dakikalık bölümü aklınıza getirin lütfen. İşte bu zaman aralığı benim favorim, engelli işe alımları ile ilgili neler yapıyorsunuz sorusu oluyor ilk sorum. Elbette yasaya göre sayıya göre diye başlıyorlar anlatmaya. RESMEN ÇÖP.
  • Liseden bir arkadaş grubum var, 4 kişilik mikro bir grup göbeği olmayan giremez, 4 kişi, 2 İK’cı, 3 koç, bir reiki master, bir satınalma profesyoneli, bir işletmeci, 2 danışman… 8-9 meslek var işte 2., 3. kariyerler havalarda uçuşuyor. İK’cılardan biri anlattı, engelli işe alımları ve çalıştırılmayan engelliler, sadece maaş ödemesi yapmak zorunda kaldıkları iş hikayeleri. So engelli personel ülkenin kanayan yarasıdır, kimseye iyilik yapmıyorsunuz, empati/sempati/acıma modundan çıkın. Ergonomik olmayan şehirler, binalar, ofisler zaten yeterince can sıkıcı bari doğru dürüst engelli işe alımı yapın. Bu bir kriter olsun, neden personel bulamıyoruz? ÇÜNKÜ BERBATSINIZ.
  • Nerede güçlüler, kendilerine göre neresi kör nokta- bana göre kör noktaya bakarım, gelişme alanını sorarım, bu konuda çok açık olan direktörlerle çalıştım, mastürbasyon yapıp gerçeği kabullenmeyen ve şirketini öven direktörler ile de. Şirketinin rakibinin ücret paketi devreye girince çirkefleşen ve nasıl bizim teklifimizi reddeder yeaa diyene kuşak araştırması fırlattığım da oldu.  
  • Turnover rakamlarını isterim, e şeyyyyyyyy diye başlarsa, yönetilmesi gereken bir yönetici olduğunu düşünebilirsiniz, klişe ama doğru, ilgi bekler, üzgünüm zamanı gelince iltifat etmek zorunda kalıp izin isteyeceğiniz günler olacak, çocuğunun berbat hikayelerini de dinleyeceksiniz. 
  • İş tanımı-beklentiye bakarım gerçekçi mi? Beklenti ve gerçek dünya arasında Büyük Kanyon kadar fark olabilir, dolayısıyla yöneticiyi zemine çekmeniz gerekirse zemine yapıştırmanız gerekebilir, şirket işe alımcı iseniz minnoşlukla, danışmansanız kadife eldiven ile yapın bunu. Kadife Eldiven-Çelik Yumruk kapiş. 
  • Direktör profillerini sorarım. Yönetici profilleri önemli, bu Kezban tipler(Kezban unisex olarak kullanıldı) koridorda ve toplantıda çalışılmış ifadeler, davranışlar ile gününüzü gün edecektir ama değerlendirme notlarına, kişilik analizine bakınca her şey daha anlamlı hale gelir. Gerçi birkaç gün geçirince hangisinin daddy issue yaşayıp, hangisinin karısının aldattığını anlıyorsun ama bu, başka bir hikayenin konusu. 
  • Çıkış mülakatı verilerini isterim😈 Çıkış Mülakatları yerine yeni işe başlayanlar ile yeni görevin nasıl gidiyor mülakatları da popüler bu ara, neyi daha iyi yapabilirdik sorusu geliyor İK ve fonksiyon yöneticilerinden. Ama tüm iş süreçleri için çıkış mülakatı şahane fikirler verebilir, kim mobing yapıyor, hangi departmanda neler dönüyor ve İK nerelerde etkin değil. 
  • Proje ilk geldiğinde eğer böyle bir şey gelirse yani, görüşmeye gitmeden sosyal medya yorumlarına bakarım kesin biri Ekşi'de bomba bir mülakat anısı paylaşmıştır olmadı işkolig falan bakarım gerçi onlar da satıldı, toplu işe alımsa forumlarda mülakat sorularına kadar bulabiliriz. 
  • Görüşmeye giren 1. Yönetici, ekip Lideri zart zurt kim varsa yetkinlik bazlı mülakat tekniği eğitimi almasını şiddetle öneririm çünkü kullandıkları barzo dil nedeniyle efsane aday kaybı yaşanıyor. Ve emin ol birçok şirkette bu eğitim alınmamış olur. Bu gibi durumların işveren markasını da baltalandığını anlatırım so kesin böyle saçmalıklarla da uğraşıyorlardır. Hımmmm işveren markasına girdik az önce gördün mü? EVP falan, happy hour var mı, simit-kaşar yiyip mutlu oluyorlar mı, biscolata erkekleri ofiste cıbıl geziyor mu?
  • Bizim şirket çok farklı dili hala devam ediyor, evet evet farklısınız ay nov. 
  • İlan formatlarına bakarım, sevdiğim 1-2 tane var, pozisyonda çalışan roldeki kişi neyle savaşacak onu yazınca ayrıca mutlu oluyorum. Ajans ile çalışıyor mu, yoksa kendileri power point’te mi hazırlıyor. İlan sürelerinin abartılı uzun olmasına ilgi çekerim ilanınız 389 gündür aktif, pozisyon kapama süreleriniz çoğunlukla böyle mi derim. Zaten artık benden tiksindikleri için görüşmenin sonuna yaklaşırız. Pozisyon kapama süreleri gerçekçi mi? 
  • Aynı ilanın içeriğinin değiştirilip saçma bir şey haline evrilmesi durumu yaşanıyor mu mesela?
  • Süreç takibi yapılmaması ve adayları bilgilendirmeme, varsa örnekli anlatım, bir arkadaşım sizinle görüşmüş, geri dönmemişsiniz, sonra öldü o biliyor musunuz şakası yaparım, çok pis şaka yaparım, burada da kötü şakaları ben yaparım biliyorsunuz. 
  • Yönlendirilen aday sayısına bakarım, minimal işe alım tasarımı yapıyoruz 29 aday içinden hayır dediyse sorun, her bölüme ortalama kaç aday yönlendirilecek?
  • Danışmanlık şirketi opsiyonu var mı, referanslı aday süreci nasıl, mesela kıyafet kodumuz esnek dediği halde türbanlı çalışan istemeyen şirketlerden bahsedelim biraz. 
  • Test, enstrüman kullanımına gerek var mı? Varsa en etkili hangisi bunlara da bakarım so bu arkadaşlarda rapor da olur, fonksiyon yöneticisinin kafa iyice çorbaya döner haliyle. 
  • Çalışanların marka ajanı olduğunu anlatıp kimi zaman koçluk-koçlukvari yaklaştığım oldu mesela, liderlik süreçlerini sorarım, gelişim belki yokuş aşağıdır.  
  • Pozisyonu kapatamadığınızda ne hissedersiniz sorusu geldi. Hissetmem, i'm a cold hearted bitch, işe duygularımı karıştırmam, bir de bugüne kadar kapatamadığım bir pozisyon için bu sorunun muhatabı olmadığıma inanıyorum. Asıl soru, ekibinizden biri pozisyon kapatamadığında sizde nasıl bir değişiklik oluyor? Kafasından buhar çıkmaya başlayınca yöneticiyi serbest bırakın, dönerse sizindir. Bir pozisyon kapanmıyorsa teknik sorunlar olmalı, yanlış görev tanımı, berbat bir ücret teklifi, pozisyonun yanlış konumlandırması, yeteneği kaybetme riskini ortaya çıkaracak qöylülükler, nope pozisyon kapanmaması gibi bir durumu kabul etmiyorum. Bir şeyler yeniden dizayn edilmeli ya da yöneticileri yeniden programlamalısınız. 
  • Formları ve yetkinlikleri isterim, hangi pozisyon için hangi yetkinlik? Bu dili kullanınca süreçler daha derli toplu oluyor standart işe alım formları uzman/yeni başlayan/ yönetici için ve gereksiz soruların önlenmesi-yine eğitime geliyoruz yanlış işe alım maliyeti sunuma eklenebilir.

İK'cı değilseniz ve bu yazıyı halen okuyorsanız, kendi bölümünüzle ile ilgili doğru düzgün nasıl sorular sorabilirsiniz onu düşünün, ben neden söz konusu şirkette çalışmalıyım, burası bana ne vaat ediyor, ne katabilir, ben onlar için neleri başarabilirim, katlanmak zorunda olduğum bir konu var mı, bu pozisyondaki kişi neden ayrılmayı tercih etti, pozisyon yeni mi açılmış, ilk 6-12 aylık dönemde ne bekleniyor, departman bütçesinin büyüklüğü, birinci ve ikinci yönetici ile aynı ekipte olmak beni gururlandırır mı, performans hedefleri, varsa katıldıkları yarışmalar... bunun gibi dandik şeyleri düşüşünün. Kendi işinizde ve uzmanlığınızda neyi başarmak istiyorsunuz, hedefiniz ne, şirketle uyumlu mu, tüm bunları düşündükten sonra teklifi kabul edin, muhtemelen aylık 50K tl net vereceklerdir. Ben sizin yanınızdayım, hatırlayın.
Biliyorum siz bunu reçete formatında,süreç halinde yazılı, şemalı isterdiniz ama o dediğiniz asma kabağı benim bahçemde sadece mango var. 


İşe Alım Tanrınız,
Coco Seth Kaossever


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder