İzlekler için Sosyal Medya

ınspector clouseau

5 Aralık 2018 Çarşamba

People Make the Brand-2018



Kültür stratejiyi kahvaltıda yedi mi? Issız acun kaldı mı? Şimdi yürek yırtılır.

Türkiye özelinde kuşaklar farklı olarak ne bekliyor? Bu soru önemli, cevabını bulmak, kültürün de kahvaltıda stratejiyi yiyip yemeyeceğini konuşmak üzere Fairmont’a doğru yola çıkıyorum. 
Yılın en sabırsızlıkla beklenen organizasyonlarından birindeyiz, lokasyon güzel, organizasyon şahane neredeyse sarkma yaşanmayacak diyorum ve adımımı atıyorum. 10 dakika var, İK’nın sosyetesi burada tatlımmm(minik blogger şakaları), elit bir azınlık, seçkin vs… Ve inanmayacaksınız iltifat üzerine iltifat alıyorum, sabah 09:00’da başlayınca gün daha da güzelleşiyor. 

Bu tip organizasyonlara katılanlar ikiye ayrılır, içselleştirip dışsallaştıranlar(yani diyor ki bilgileri alıp, sonra bulaşıcı virüs gibi herkese yayanlar) ve sadece kendileri için kullananlar. 
İşten kaçanlar ve networklerini genişletmek isteyenler, eski arkadaşları/dostları ile karşılaşıp özlem giderenler. 
Sevdiğim serinlik seviyesinde bir salon ve show time. Akış konusunda memnunum, ekip çok ilgili, tasarım güzel olmuş, öğlene kadar nasıl bir hızla geçiyor anlamadık. Sponsor oturumları her zaman risk, temel sıkıntı konuyla ilgili bir sunum yapmakta zorlanan üst düzey yöneticiler. Bu bir klasik olmaya devam edecek, şirket tarihçesi anlatmak bayıyor ama zamanla öğrenecekler. Sohbetler, soru/cevaplar güzel. Vurucu ve akılda kalan birkaç cümleyi aşağıda paylaşıyorum, daha fazlasını merak ediyorsanız twitter’da #peoplemakethebrand #işverenmarkası etiketi ile arayabilirsiniz, cıvıldamaktan bitap düştük. 

Evrim’in takılmadan yaptığı monolog geçmiş dönemlerdekileri arattırmadı ama asıl şovu kapanışta sazlı sözlü yaptı, sosyal medyadan bildiğimiz abiyi konuk olarak getirmiş çaldılar, söylediler, benzerleri arasından nasıl sıyrılıyor derseniz bir konsept, iki sahnede şarkı söyledi. 
-Bir şeyi nasıl yaptığınız her şeyi nasıl yaptığınızı gösterir. 
-İnsanın magmasında ne var? Evet bu soru sizi bir içsel yolculuğa çıkartsın, düşünün, içinize çökün lütfen. 
#iyimserliksermayesi kavramından söz etti, siz seversiniz böyle şeyleri, 2019 yılında bol bol kullanın, ik jargonuna eklensin.



Serdar Turan bıyıklarını kessin, abinin bıyıklarına bakmaktan konuşmaya konsantre olmakta zorlandık, slkdlksdjlkdjla tamam ya kesmesin. 
-Her kuşak kendinden öncekini dönüştürdüğü kadar kendinden sonrakini de etkiliyor, dedi. 
O iş ünlü düşünür Doğuş’un da dediği üzere babadan oğula nesil gibi. Kuşaklar birbirlerini şekillendiriyor. 
Elbette bir sürü araştırma sonucu, veri, data, anket, edat, süzgeç, tümleç ile ödüllendirildik. Gençler hala genç, beklentiler hala beklenti. X’ler maaşı önemsiyor, Z’ler seyahat imkanını seviyor, kariyer basamaklarına karşı boş değiller referans arıyorlar. Y’leri merak ettiniz, Y’lerin Gök Tanrı belasını vermiş Weirdos. Y’ler gelişime önem veriyor, Z’lerin performans sonuçlarından çekindiği söyleniyor. 





Algoritmalar davranış değişikliğine neden oluyor, kendimizi duyduğumuz ve gördüğümüz zaman daha iyi hissediyoruz, algoritmalar yankı odasında sizi yaşatmaya başlıyor…
Akan Abdulla ilginç geldi, "Kültür, siz planlar yaparken 10 sene sonra başınıza gelen şey olacak. Kültürel değişimleri hep beraber yapıyoruz demeyin. Kültürünüze etki eden küçük grupları anlamaya çalışın.” derken Eliza testi, Hollanda Açlık Kışı derken şirket obezitelerine giden yolu anlattı. Bence bu kavramlara bir bakın. Yaşam alanlarında her şeyin yeni ve hikayesiz oluşundan yakındı. İnsan beyninin yakıtının duygular olduğunu savunuyor, sinirbilim, evrimsel psikoloji, dilbilim, sosyal coğrafya. Kültürler ne söylemek gerekiyorsa onu diyorlar, ne söylendiğine değil metafora bakın dedi, metaforlar duyguların ziplenmiş halidir. A-ha! Sahnede aforizmalarla konuşan biri var, seyirci aforizma sever. Türk insanının benzetmelerle yaşadığını paylaştı, haklı da ve komik de sayılır. Bugün sorunu yönetemezsek obez bir kültürle boğuşacağımızı söylerken küçük gruplardan başlayarak önlem alınması gerektiğini söyledi.


Kültürü yaşatmazsan strateji yaya kalır, kim söyledi hatırlamıyorum deftere öyle yazmışım. Şirketin ilham veren amaca sahip olması yükselen bir değer olmuş. Amaç, duruş, hedef peşinde gençler. 

Bir hippi vardı aramızda, tarzını sevdim, adı Erin Willet.
 -Cesaret liderden, yaratıcılık takımdan gelir. Cesur liderler başarının değil, gelişimin hikayelerini anlatır.



Gazeteci ve Trend Avcısı/İnternet Ekipler Amiri M. Serdar Kuzuloğlu:
 -Teknolojiyi teknoloji uzmanlarına bırakırsanız, dünya distopik filmlerin senaryolarına dönüşür. Yetişkinken Küçük Prens okuyun falan dedi, hızlı hızlı konuştu, bir sürü bilgi paylaştı, dramatik çıkışlı kapanış yaptı. 

Universum Strateji Global Başkanı Richard Mosley: "Önemli olan değerleri belirlemek değil, değerlerin sizin için değerini anlamak." dedi. 
Bizden sonra öğrenci arkadaşlara özel bir organizasyon yapıldı, gençleri de bu tip organizasyonlara dahil etmelerini aşırı, süper destekliyorum. 
Ok, tamam, bitti, bu kadar. Çok istiyorsanız siz de gelin moruk, o kadar haberdar ettim. 

Haliyle beni ne başkanlar, ne CEO’lar, ne küratörler, ne kurucular davet ediyor, icabet etmek gerek ve seve seve gidiyorum. Bu minvalde önce Evrim’e, sonra Gülhane’ye ve Simla’ya buradan el sallıyorum, bu deneyimi yaşattığınız ve coşkunuzu benimle paylaştığınız için. 

Brand Ambassadorunuz also Kariyer Şansölyeniz, 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder